Milattan önce beşinci yüzyılın ve epistemolojinin (bilgi bilim) efsanevi ismi Sokrates’in en bilinen sözüdür, senden seni alsa da her seferinde okumak ayrı bir keyif verir insana: “Sorgulanmamış bir hayat yaşanmaya değmez.”
Yeni bir yılın başlangıcında, hepimizin, belki de eski bir alışkanlıkla ama belirgin bir umutla, ardımızda kalan günlerin muhasebesini yaptığımızı, gelecek günlerde neyi, nasıl ve farklı yapacağımızı naif bir kararlılıkla…
Bir çok gizemli hikayeyi barındıran “Scandal of Father Brown” adlı kitabında İngiliz yazar, düşünür ve gazeteci G.K. Chesterton okuyucusunu pek çok konuda düşünmeye teşvik eder. 29 Mayıs 1874 yılında Londra’da doğan yazar, kitabında “Mesele çözümü görememeleri değil, sorunu görememeleri” demektedir. Görünüşe bakılırsa 143 sene önce…
İçinde bulunduğumuz evrenin, yaşamın, toplumun ve hatta bireyin üzerine düşünmenin ve yorumlamanın oldukça keyifli bir yöntemini sunan diyalektik, varlığın sürekli olarak bir değişim ve akış halinde olduğu ön-kabulünden hareket eder.
Kendinden sonra gelen Parmenides’in aksine antik Yunanlı filozof Herekleitos günümüzden kabaca iki bin beş yüz yıl önce “Her şey akar, hiçbir şey durmaz.” diyerek…
Siz çok düzenli birisiniz zamanında işe gelir, sessizce etrafınızı rahatsız etmeden işte bulunduğunuz sürede en yüksek verim ve profesyonellikte işinizi yapmaya çalışırsınız. Diğer yandan karşınızda oturan iş arkadaşınız ise tam tersi işe geç gelir, masası dağınıktır, yüksek sesle konuşur, davranışlarının etrafı üzerindeki etkisini düşünmez, siz tam konsantre olmuşken gün içinde sizi böler. Sonuç itibari ile bu farklılıklar sebebiyle aranızda sıklıkla çatışma olur. Bu çatışma sonucu çok sevdiğiniz işinize ayaklarınız geri geri gider, verim düşüşü…